HİKAYEMİZ
BAŞPEHLİVAN Hüseyin Çokal, Zeytin ağaçlarına olan sevgisi ve zeytinyağına olan tutkusu, onu sadece başarılı bir güreşçi değil, aynı zamanda tutkulu bir zeytinyağı üreticisi haline getirmişti.
Beyağaç köyünün evlerinin çevresinde, yeşil zeytin ağaçları dağların oksijen kalitesi gizemli bir atmosfer yaratıyordu. Hüseyin Bey, gençken babasının kendisine öğrettiği zeytin toplama ve yağ yapma geleneklerini sürdürerek, bu mirası gelecek nesillere aktarmak istiyordu. Bahçede geçirdiği saatlerde, zeytinlerin dallarını okşayarak, doğanın büyülü güzelliğiyle bütünleşiyordu.
Bir gün, zeytinyağı tutkusu ve aile bağları arasında güçlü bir köprü kuruldu. Damadı Murat ve kızı Betül, zeytinyağı işini daha ileriye taşımak için Hüseyin Bey'e teklif sundular. Genç ve girişimci damatları, zeytinyağlarını markalaştırmak ve daha geniş bir kitleye ulaştırmak için birlikte çalışmayı önerdiler. Bu teklif, BAŞPEHLİVAN Hüseyin Bey'in yüreğinde bir heyecan yaratmıştı. Gelecek nesillere aktarmak istediği aile mirası, artık daha geniş bir platformda parlamak için hazırdı.
Birlikte harekete geçen bu üçlü, Beyağaç'ın o verimli topraklarından çıkan zeytinleri özenle toplamaya başladı. Zeytinler, titizlikle seçildi ve özenle işlendi. Hüseyin Bey'in bilgelik dolu yönlendirmeleri ve deneyimleri, zeytinyağı üretim sürecinde her adımda hissediliyordu. Murat'ın girişimcilik becerileri ve Betül kızının yaratıcı vizyonuyla birleşen Hüseyin Bey'in deneyimi, onlara olağanüstü bir işbirliği ve aile bağlarıyla desteklenen bir marka yarattı.
Bir süre sonra, BAŞPEHLİVAN Zeytinyağları adını verdikleri markaları büyük bir ilgi görmeye başladı. Yüksek kaliteli ve sağlıklı zeytinyağları, müşterilerin damaklarında bambaşka bir tat bırakıyordu. Hüseyin Bey, güreş arenasında kazandığı şampiyonlukları gibi, zeytinyağı markasıyla da altın madalyalara ulaşıyordu.
Beyağaç'ın güzelliklerle dolu dağlarından ve BAŞPEHLİVAN'ın zeytinyağı bahçelerinden damlayan bu değerli sıvı, sadece bir ürün değil, bir ailenin tutkusunu ve sevgisini yansıtan bir simge haline gelmişti. BAŞPEHLİVAN Zeytinyağları, aile sıcaklığı ve zeytinin eşsiz lezzetiyle donatılmış bir miras taşıyordu.
Ve böylece, Hüseyin Çokal'ın güreş arenalarındaki zaferleri, zeytinyağı sevgisiyle buluşarak büyülü bir hikayeye dönüşmüştü. Bu hikaye, sadece zeytinyağı üretimiyle ilgili değil, aynı zamanda aile birliğinin, tutkunun ve geleneklerin değerini anlatan bir destan haline gelmişti. Hüseyin Çokal ve ailesi, zeytinyağına olan tutkularını bir araya getirerek, doğadan gelen nimetleri sevgiyle işleyerek insanlara sağlıklı ve lezzetli bir deneyim sunmaya devam ediyorlardı.
BAŞPEHLİVAN Ailesi…